12 Ocak 2012 Perşembe

Markalarımız dünya ligine çıkarsa kişi başına gelir 30 bin doları bulur

RAHİME SEZGİN  Zaman    13.01.2012
 
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD), dünyanın en büyük 10 ekonomisi içine girmeyi hedefleyen Türkiye'ye yeni bir rota çizmek amacıyla 'Marka Ekonomisi' raporu hazırladı. Dernek Başkanı Yılmaz, Türkiye'nin küresel ölçekte marka oluşturması halinde 20 yıl sonra kişi başına gelirini 30 bin dolara çıkaracağını söyledi. Yılmaz, "Türk Malı (Made in Turkey) yerine Türk Markası (Turkish Brands) kavramı yaygınlaştırılmalı." dedi.
 
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD), 50 yıl önce Türkiye ile benzer ekonomik şartlara sahip olan İtalya ve İspanya örneklemesinden hareket ederek 'Marka Ekonomisi' raporunu hazırladı. 'Marka Ekonomi Raporu'nun detaylarını kamuoyuna açıklayan derneğin başkanı Yılmaz Yılmaz, Türkiye'nin 'marka ekonomisiyle' 20 yıl sonra yıllık 203 milyar dolar katma değer oluşturabileceğini ve kişi başına gelirini 30 bin dolara çıkaracağını ifade etti. Yılmaz, Turquality ve marka destek programlarını geliştirerek bölgesel ve küresel ölçekte tercih edilen Türk markalarının oluşturulmasına ve markalı ihracatın artırılmasının önemine değindi.
 
BMD Başkanı Yılmaz, 'Türk Malı' (Made in Turkey) yerine 'Türk Markası' (Turkish Brands) kavramının yaygınlaştırılması, bunun için birlikte çalışmanın ve kamuoyunun harekete geçirilmesinin gerektiğini vurguladı. İstanbul'un, kendi bölgesinde bir moda merkezi ve moda perakendesinin alışveriş merkezi haline getirilmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz, "İstanbul Alışveriş Festivali güçlendirilmeli ve benzer organizasyonların etkisiyle 'marka-şehir' hedefine ulaşılmalı. Türkiye, bölgesinde piyasa yapıcı hale gelmeli ve yeni nesil serbest bölgelerle bir bakıma küçük Hong Kong'lar oluşturulmalı. Serbest ticaret ortamı oluşturulmalı, ticaret önündeki engeller kaldırılmalı, küresel ticaret ve tedarik imkânları serbest olmalı, tasarım faaliyetleri markalı ekonomiye destek verecek şekilde devlet tarafından desteklenmeli." dedi. Merter Keresteciler Sitesi'nin serbest ticaret alanına çevrilebileceğini, İstanbul'da birçok kamu ve askerî kurumların bulunduğu araziler olduğunu ifade eden Yılmaz, "İlla ev, AVM inşa edeceğiz diye bir şey yok. Oralara bu tarz yerler inşa edebiliriz." ifadelerini kullandı.
 
Yılmaz'ın değerlendirmesine göre, bir zamanlar Avrupa'nın köylüsü olarak kabul edilen İtalya ve İspanya, marka ekonomisiyle ülke imajlarını yükseltti. İtalya'da, 1970'lerde moda markalarına güçlü destek sağladı. Bu ülkede hazır giyim moda ihracatı 20 milyar dolar, turistlerin hazır giyim harcaması 5,1 milyar dolar, iç pazar hazır giyim büyüklüğü 93,4 milyar dolar, toplam hazır giyim sektör büyüklüğü ise 118,5 milyar dolara ulaştı. İspanya ise küresel fırsatları değerlendirirken, hızlı moda akımını oluşturdu. İspanya içindeki toplam hazır giyim sektör büyüklüğü 49 milyar dolar. Markalar ayrıca yurtdışında da katma değer meydana getirdiler. Sadece 2 grubun yurtdışı mağaza sayısı 5 bin 531 olurken sadece 1 grubun cirosu 16 milyar dolara ulaştı. Bugün İtalya'nın Türkiye'ye kıyasla yüzde 41 oranında daha az ürün ihraç ettiğine dikkat çeken BMD Başkanı Yılmaz, Türkiye 1 üretip 1 katma değer elde ederken, İspanya'nın 6, İtalya'nın 11 kat katma değer elde ettiğine dikkati çekti.
Bununla birlikte Türkiye'nin son 10 yılda kendi markaları ile yurtiçi ve yurtdışında ticareti öne çıkarmaya başladı. Denk şartlarda başlayan bu yarışta gerilerde kalan Türkiye, marka ekonomisiyle kendine yeni ve güçlü bir yol açabilir. Yılmaz'a göre, Türkiye, markalı ekonominin eşiğinde: "Nüfus içinde yüzde 40'lık en yüksek gelir grubunun toplam gelir içindeki payı yüzde 70'i buluyor. Yüzde 40'lık en yüksek gelir grubunun kişi başına geliri 10 bin doların üzerinde ve bu grup markalı tüketime son derece yatkın. 251 milyar dolarlık toplam perakende harcamaları ile Avrupa'nın 6. büyük pazarı konumundayız. Tüm veriler marka ekonomisine geçiş için uygun iklime sahip olduğumuzu gösteriyor. Türkiye için milat özelliği taşıyacak bu fırsat mutlaka değerlendirilmeli."
 
Yılmaz, Türkiye'de modern perakende pazar payını 2030'a kadar yüzde 40 düzeyinde artırmayı hedeflediklerini, 2023 hedeflerinin ise 2 trilyon dolarlık ekonomi ve 25 bin dolar kişi başı gelir olduğunu söyledi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder